3/27/2008

İdam*

*Dramatik yazarlık kursu Gökhan Aktemur hocanın ödevi

Şiir
ŞAFAK TÜRKÜSÜ
1
Beni burada arama anne
Kapıda adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne
Ağlama
http://siir.gen.tr/ Şair Nevzat Çelik'e ait şiirin tamamını bu adresten okuyabilirsiniz.

Türkü
ŞAFAK TÜRKÜSÜ
Beni burada arama
Arama anne
Kapıda adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

”Kaç zamandır yüzüm tıraşlı
Gözlerim şafak bekledim
Uzarken ellerim kulağım kirişte
Ölümü özledim anne
Yaşamak isterken delice
Ah... verebilseydim keşke
Yüreği avucunda koşan her bir anneye
Tepeden tırnağa oğla
Ve kıza kesmiş bir ülkeye armağan
Düşlerimle sınırsız diretmişliğimle genç
Şaşkınlığımla çocuk devrederken sırdaşıma
Usulca açılıverdi yanağında tomurcuk
Pir Sultan'ı düşün anne,Şeyh Bedrettin'i, Börklüce'yi
İnsanları düşün anne
Düşün ki yüreğin sallansın
Düşün ki o an güneşli güzel günlere inanan
Mutlu bir Yusufcuk havalansın.”

Beni burada arama
Arama anne
Kapıda adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

”Yani benim güzel annem
Ala şafağında ülkemin yıldız uçurmak varken
Oturup yıldızlar içinde kendi buruk kanımı içtim
Ne garip duygu şu ölmek
Öptüğüm kızlar geliyor aklıma
Bir açıklaması vardır elbet...
Geride masa üstünde boynu bükük kaldı kağıt kalem
Bağışla beni güzel annem
Oğul tadında bir mektup yazamadım diye kızma bana
Elleri değsin istemedim
Gözleri değsin istemedim
Ağlayıp koklayacaktın
Belki bir ömür taşıyacaktın koynunda
Yaşamak ağrısı asıldı boynuma
Oysa türkü tadında yaşamak isterdim.”

Beni burada arama
Arama anne
Kapıda adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

“Kısacası güzel annem
Bir çiçeği düşünürken ürpermek yok
Gülmek umut etmek, özlemek
Ya da mektup beklemek
Gözleri yatırıp ıraklara
Ölmek ne garip şey anne
Baba olamayacağım örneğin
Toprak olmak ne garip şey anne
Beni burada arama anne
Kapıda adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne, ağlama
Bekle beni anne
Bir sabah çıkagelirim
Bir sabah anne bir sabah
Acını süpürmek için açtığında kapını...”

Söz: Nevzat Çelik
Müzik: Ahmet Kaya



İDAM

(Bir örgüt evinde 3 erkek 1 kadın arlarında konuşurlar)

ENVER- Arkadaşlar bu eylemimiz birlikte gerçekleştireceğimiz son eylem olabilir. Buna hazırlıklısınız değil mi?

ERTAN- Enver abi doğru söylüyor. O yüzden sevdiklerinizle konuşamadığınız için mektup yazıp bana verin. Onlara ulaştırılacak.

HÜSEYİN-Ben dün gece yazdım.

NEHİR- Bende yazdım. Yalnız mektubumu anneme vermesinler. Onun okumasını istemiyorum. Köydeki babama ulaştırırsan sevinirim Ertan.

ENVER-Tamam arkadaşlar son kontrollerimizi yapalım. Ertan, Hüseyin silahlarda bir sorun yok değil mi? Zorunlu olmadıkça kesinlikle kullanmıyoruz silahlarımızı.

ERTAN-Yok Enver abi. İçin rahat olsun. Hüseyin’in silahını da dün gece tekrar kontrol ettim ben.Meraklanma sen.

NEHİR- Araç birazdan evin önüne gelir. Kenan sabah yedide sokağın köşesinde hazır olurum dedi dün.

ENVER-Fazla vaktimizde kalmadı saat altı buçuk olmuş bile. Nehir, Kenan bir aksilik çıkartmaz değil mi?Geç falan kalmaz umarım.Dediği saatte orada olmalı.Operasyonumuzun en önemli ayağı ulaşım biliyorsun.

NEHİR-Yok Enver abi olur mu öyle şey? Bak çaldırayım istersen cepten Kenan’ı.

ENVER-Dur Nehir dur. Allah aşkına delirdin mi ne yapıyorsun? Sizlere söylemedim mi dün ben bütün cep telefonlarından kurtulacaksınız diye.

NEHİR- Kusura bakma. Unutmuşum abi söylediklerini.

ERTAN-Bizim görevler hata kabul etmez Nehir. Bu acemiliğini ilk eylem olmasına veriyorum. Hadi arkadaşlar son hazırlıklarımız bitirelim. Yola koyulalım Kenan da gelir.Her şeyimiz tamam değil mi?

(O sırada perdeden ışık geçer ve ardından siren ve sesler.)

-Polis. Etrafınız sarıldı. Silahlarınızı bırakın ve pencereye doğru elleriniz havada gelin. Teslim olun.

ENVER- Buda neyin nesi ya! Polis ha! Ah Nehir ah! Hani güvenilir biriydi Kenan. İhbar etmiş bizi.

NEHİR-Yok abi Kenan yapmaz öyle şey.

(Enver eğilerek pencerenin önüne gelir ve perdeyi aralayıp dışarıya baktığında Kenan’ı elleri kelepçeli polislerin arasında görür.)

ENVER-Evet galiba haklısın o zaman polis nasıl haber aldı da buldu bizi.

ERTAN(Belindeki silahı Enver’e doğrultur)-Eller yukarı Enver abi. Yolun sonu.

ENVER-Vay kalleş sen ha! Ben kimden beklerken kim ihbar etmiş bizi.(O da belindeki silahı çeker ve doğrultur Ertan’a.)

NEHİR-Enver abi ne yapacağız söylesene?

HÜSEYİN-Abi ben çok korkuyorum. Bunlar hepimizi öldürecek. Sağ çıkartmazlar bizi buradan.

ENVER-Ertan buradan ya senin ya da benim ölüm çıkacak. Bu yaptığını affetmeyeceğim bilesin.

(Polis dışarıdan anonslarına devam eder. İçeriden iki el silah sesi duyulur.)

NEHİR-(Koşarak) Enver abi!

(Enver ve Ertan ikisi de yığılır yere.)

NEHİR-Enver abi iyi misin? Abi kurşun omzunu sıyırıp geçmiş.(Ertan’a dönüp baktığında yerde hareketsiz yattığını görür. Hüseyin Ertan’ın nabzına bakar.)

HÜSEYİN-Ölmüş abi.

ENVER- Hakketti, kalleşlik yapanların sonu da budur. Çocuklar polisin dediğini yapın ellerinizi havaya kaldırın ve teslim olacağınızı söyleyin pencereden.

NEHİR-Olur mu abi? Teslim olmayacağız. Savaşacağız.

ENVER- Nehir benim emirlerime karşımı çıkıyorsun. Dediğimi yapın çabuk.


(Bir yıl sonra Cezaevi erkekler siyasi koğuşu)

SAMET-Enver abi çayın soğudu abi. İçmeyecen mi? Tazeleyeyim istersen.

ENVER-Yok Samet sağolasın kardeş.

YUSUF(Sessizce)- Samet dünkü duruşmadan da bişey çıkmadı değil mi Enver ağabeyin? İdam kararında ısrarlı galiba savcılar.

SAMET- Evet Enver ağabeyimizi sonunda götürecekler darağacına.

YUSUF-Muhalefet de ki milletvekilleri de kılını kıpırdatmıyor baksana. Hocam. Önder hocam sen ne diyorsun son gelişmelere. Baksana milletvekili can dostların senide unuttular burada.

ENVER(Bağırır)-Yusuf sözlerine dikkat etsene sen ya. Karşında çocuk yok senin koskoca profesör Önder hoca var. Sen nasıl konuşursun hocamla bu üslupla.

YUSUF-Özür dilerim Enver abi. Heyecan işte. Senin durumun böyle gittikçe ne söylediğini bilmiyor insan.

ÖNDER- Enver evladım boşver onlar delikanlı. Ben kırılmam böyle sözlere.

(Kapı açılır ve gardiyan mektupları bırakır.)

SAMET-Enver ağabeyime de bir mektup var. Memleketten. Buyur abi.

ENVER-(Mektubu okur.)-Ölümden başka yol yoktur artık bana.

SAMET-Abi ne oldu? Kimden mektup.

ENVER-Amcamdan. Anacığımın vefatını yazmış mektupta. Dün defnetmişler anamı.Ve ben buradayım.Dört duvar arasında.Can anacığımın cenazesine bile gidemedim. Hayır mı çıkar bu evlattan. Ölüm tek çaredir bana.Tek çare.

Kürşat Ural

"bırak yaşamına şiir girsin"

No comments:

Öne Çıkan Yayın

My Greatest Passions: Literature, Poetry, and Art

  A lthough I am passionate about literature, art, and poetry, my wife is the biggest passion in  my life. In 1994, after I published the st...