12/31/2007

Tema*

*Dramatik Yazarlık kursu Gökhan Hocanın ödevidir.

Misafir:Vurma çocuğa yahu! Sende hiç mi acıma duygusu yok?

Usta:Hadi oradan be. Sen ne anlarsın ki adam yetiştirmekten. Bak şu atölyeye. Burada çalışan herkes bu tokadı yemiştir benden.

Misafir:Şiddetle iş öğretilir mi? Dayak atarak onlara bu işi öğreteceğini düşünüyorsan yanılıyorsun.

Usta:Dayak atacaksın ki ileride hatırlasınlar.Unutmasınlar.O zaman işin doğrusunu yaparlar.

Misafir:Seninle de konuşulmuyor valla. Neyse çay için sağol. Hadi bende dükkana gideyim. Saat bir oldu geciktim.

Usta:Tamam.Görüşürüz. Haa! unutmadan akşam kahveye iniyorsun dimi ? Dün akşamın acısını almam lazım senden ve ortağından.Çok pis yendiniz bizi yahu.

Misafir:Olur olur.Akşam kahveye inince ararım ben seni.

Telefon çalar.

Usta:Alo.Oğlum otobüs nerede mola verdi. Tamam anladım dört saat sonra alırım seni otogardan. Bende birazdan çıkacağım zaten.

İşçi:Usta! Usta! Çabuk yetiş. Selim elini kaptırdı makineye. Çok kötü kanıyor eli.

Usta:Ulan beceriksizler sizi. Kaç defa daha söyleyeceğim size bunu kapattıktan sonra emniyet kilidini açmayı unutmayın diye. Bak bu hafta ikinci kazanız. Ahmak herifler.

İşyeri sahibi:Sana kaçıncı ikazım oldu bu biliyorsun değil mi? Yahu bu çocuklar ya sana kasıtlı yapıyorlar bu kazaları; yada sen bu atölyeyi artık yürütemiyorsun.

Usta:Olur mu efendim? Yıllardır yanınızdayım. Ancak sizde bilirsiniz bu yeni nesil böyle işte. Dikkatsizler. Akılları bir karış havada.

İşyeri Sahibi:Tamam.Tamam. Anladık.Yaralı çocuğu hemen hastaneye götürün.

İşyeri sahibi çıkar.

Usta:Getirin şu ecza dolabından bir şeyler sarın gönderin evine. Anlasın da bir daha yapmasın.

İşçi:Efendim olur mu? Görmüyor musunuz yarası derin, fena da kanıyor. Dikiş atmak gerekir.

Usta: Ya ne demezsin çok biliyorsun zaten. Birde doktor kesildin başıma. Bandaj yapıp gönderin evine bir şey olmaz. Akşam akşam iş çıkarmayın başıma. Hadi ne sallanıyorsunuz dediğimi duymadınız mı?

İşçi:Tamam efendim siz bilirsiniz.




Eşini telefonla arar.

Usta:Kadın oğlanı cepten arıyorum ulaşılamıyor..Ben otogara geldim. Birazdan otobüs firmasında olurum. Oraya sorayım en iyisi. Tamam haber veririm sana.


Otobüs Firma Yetkilisi:Beyefendi size kaç kez söyleyeceğim.Yolda kaza olmuş. Bu sebeple trafik var otobanda. Otobüsün buraya gelmesi iki saati bulur.

Usta:Ne kazası yahu?

Otobüs Firma Yetkilisi:Şoförümüzün söylediğine göre yolda kaza olmuş. Trafik kilitlenmiş.

Usta:off!.. neyse tamam anladım da. İki saati geçmez değil mi otobüsün buraya gelmesi.

Ertesi gün.

Usta:Aslan oğlum benim. Doktor olacak iki sene sonra. Babasının oğlu nede olsa.Ver bakalım oradan şu gazeteyi.

Usta:Eyvah! Ben yandım..yandım ben kadın. Mahvoldum!

Ustanın Eşi:Ne oldu be adam. Niye yandın.

Usta:Dünkü trafik kazası haberi. Gazetede ki habere göre; karşıdan karşıya geçerken yolun ortasında yığılıp kalan genci otomobil ezmiş. Çarpmamak için fren yapan otomobil zincirleme kazaya sebep olmuş. Kazada bir kişi ölmüş, üç kişi hafif yaralanmış. Ölen gencin ismi Selim Yılmaz.

Ustanın Oğlu:Evet iki saat otobanda bekledik o kaza yüzünden. Karşıdan karşıya geçen bir genç ölmüş.Yazık benim yaşımdaymış.

Usta:O kazada otomobilin ezdiği çocuk benim atölyemde çalışan eleman.Dün kaza yaptı elini kaptırdı makineye. Ben de hastane yerine evine gönderdim çocuğu. Demek ki kan kaybından bayılıp kaldı yolun ortasında. Allah kahretsin! Ne yapacağım şimdi ben. Mahvoldum.
Kürşat Ural
"bırak yaşamına şiir girsin"

No comments:

Öne Çıkan Yayın

My Greatest Passions: Literature, Poetry, and Art

  A lthough I am passionate about literature, art, and poetry, my wife is the biggest passion in  my life. In 1994, after I published the st...